Bursa İnegöl’de ‘gıda’ semineri
BURSA (İGFA) – Bursa İnegöl Belediyesi ve Aile Hayatı İyileştirme Derneği (AHİD) ile Dareyne Gençlik Derneği iş birliğinde düzenlenen 8 haftalık Aile Okulu eğitimlerinin 7’nci haftasında, “Tarım ve Gıda Üzerindeki Küresel Planlar” konulu seminer ile Yazar Kemal Özer İnegöllülerle buluştu.
İnegöl’ün de bir tarım şehri olması nedeniyle, tarım ve gıda konusunda üreticilerin de bilinçlenmesi adına yazar Kemal Özer, gündüz 14.00’da Kent Müzesi Konferans Salonunda muhtarlar ve çiftçilere yönelik aynı semineri gerçekleştirdi. Seminerde üretimin önemine, gıda ve tarımın ehemmiyetine dikkat çekildi.
İNSAN İLK İMTİHANINI KAYBETTİ
Cuma akşamı 20.30’da ise Sani Konukoğlu Konferans Salonunda Aile Okulu eğitimi kapsamında aynı seminer kursa katılanlara yönelik yapıldı. Seminerde konuşan Yazar Kemal Özer, “Adem Aleyhisselam’ın ilk imtihanı gıdadır. Adem (as) ile Havva validemiz nefsine yenik düştü! Şeytan onlara bir şey söylemişti, ‘burada kalıcı olmak istiyorsanız bu yasaktan yersiniz.’ Ve insan ilk imtihanını kaybetti. Bakın gıda o kadar önemli ki Ashabı Kehf ilk uyandığında ne diyor, içimizden biri gitsin bize en helal olanını, Müslümanın yiyebileceği bir şey getirsin diyorlar. En zor şartlarda bile buna riayet etmek zorundasınız emri var burada” dedi.
YENMEMESİ GEREKEN 5 ŞEY
Allah’ın nelerin yeneceği ve nelerin yenmeyeceği konusunda emirlerinin açık olduğunu dile getiren Özer, “Kuran-ı Kerim ne diyor? Allah adı anılmadan kesileni ve leşleri yemeyeceğiz, sarhoş edicileri içmeyeceğiz, kan içmeyeceğiz, domuzdan istifade etmeyeceğiz, leş yiyen hayvanları da yemeyeceğiz” diye konuştu.
“İNSANLAR FİZİKEN DOYUYOR AMA BİYOLOJİK OLARAK AÇ”
Yazar Kemal Özer, gelecekte gıda savaşları yaşanacağı yönündeki ifadelerin de gerçeği yansıtmadığını ve gıda savaşlarının insanlıkla birlikte başladığını da vurgulayarak şöyle devam etti: “Gıda savaşları Hz. Adem ile başladı zaten. Bakın bugün insanları doyuruyorlar ama aslında aç bırakıyorlar. Nasıl? Fiziken doyuyoruz ama biyolojik olarak açız. Herkesin karnı tok, cebi dolu, dolapları, ambarları dolu, marketler dolu, silolar dolu… Ama insanlar vitaminsiz. Bunların amacı çok para kazanmak falan değil. Bizim bedenimiz onların kullanımına sunulmuş. Zihnimiz, midemiz… En cahilinden en zekisine kadar midesi necasetle dolu bir ümmet var. Bunlar mı Gazze’yi kurtaracak. Bedeni, kalbi, ruhu şekillendiren şey midedir. Midesi necasetle dolu insan, kalbine ve zihnine hükmedemez. Bu iblisin çocuklarının yapmak istedikleri, bizi insanlıktan uzaklaştırmak. Amerika bunu kendi halkına da yapıyor. Bunlar iblisin çocuğu, iblis Adem’e düşman. Adem’in neslinin kurutulmasını istiyor. Rabbim kimi insanları evlatlarıyla sınar, kimi insanları da evlat vermeyerek sınar. Kısırlık evvelden beri var olan bir şey. Ancak bakın asırlarca toplumun sadece yüzde 1’i veya 2’sinin çocuğu olmamıştır. Bugün bu oran yüzde 40’lara erişti. İnsan neslini azaltıyorlar. Doğan her 100 çocuğun 15’i engelli olarak dünyaya geliyor. 50 yıl önce 1970’ler de bu rakam yüzde 1 veya 2 idi. İşte böyle böyle insanoğlunu azaltıyorlar.”
Seminer sonunda Yazar Kemal Özer’e gecenin anısına hediye takdimi gerçekleştirildi.
